Worsley, hamileliğinin 30’uncu haftasında sezaryenle Ivy ismini verdikleri bir kız bebeği dünyaya getirdi.
BBC Türkçe’nin haberine nazaran; 770 gram olarak doğan Ivy artık dokuz aylık sağlıklı bir bebek.
Laura Worsley’nin hamileliklerinden 11’i birinci 12 hafta içinde son buldu. Öbür iki hamilelik ise 17 ve 20’nci haftalarda sonlandı.
Dördüncü hamileliğinin birinci periyotta düşük yapmasından sonra Worsley’e “yapışkan kan sendromu” olarak da bilinen antifosfolipid sendromu teşhisi kondu.
Yüksek dozda folik asit almaya başlayan Worsley, hamileliklerinin birkaç haftanın ötesine geçmemesi üzerine Coventry and Warwickshire Üniversitesi Biyomedikal Araştırmalar Merkezi’nde denemelere katıldı.
2015 ve 2017’de Worsley’nin hamilelikleri 12 aylık birinci evreyi geçmesine karşın bunlar da düşükle sonuçlandı. Çift, Graceson ismini verdikleri bebeklerini 17, Leo ismini verdiklerini bebeklerini de hamileliğin 20’nci haftasında kaybetti.
Leo’nun plasentasında yapılan incelemede, Worsley’nin, bedenin hamileliğe karşı savaştığı Kronik Histiostik Intervillositis (CHI) hastası olduğu belirlendi.
‘NAZAR BEDEL DİYE KİMSEYE SÖYLEMEDİK’
Laura Worsley, bu etapta bebek sahibi olma umutlarını yitirdiğini ve artık tekrar gebe kalmayı isteyip istemediğinden emin olmadığını lakin hekimlerinin ısrarıyla “son kez” denemeye karar verdiklerini söyledi.
Doktoru Prof. Siobhan Quenby, hamileliğin bebeklerin yaşama talihinin arttığı 24’üncü haftayı aşabilmesi için Worsley’nin bağışıklık sistemini baskılayacak kortizon ilaçları kullandıklarını belirterek “Kortizon ilaçlarının yan tesirleri var. Lakin Laura’yla bunun bir kere daha denemeye kıymet olduğuna karar verdik” dedi.
Son hamileliği sırasında bebek sahibi olmanın hayalini kurmaya bile yürek edemediğini söyleyen Worsley de, “Kimseye bir şey söylemedik. Birilerine söylersem nazar kıymet diye korktum” diye konuştu.