Tekirdağ’da matematik öğretmeni Süreyya Dava Güler, 2015 yılında dünyaya gelen İnci Su’nun down sendromlu olacağını doğuma kadar bilmediklerini belirtti. Doğumdan sonra bebeğin down sendromlu olduğunu öğrendiklerinde eşi Uğur Güler (32) ile şok yaşadıklarını söyleyen Ülker, lohusalık periyodumu ağlayarak geçirdiğini, bu türlü bir bebeğe nasıl bakabileceğini bilmediklerini anlattı.
İnci Su’yu doğumdan sonra ağır bakıma aldıklarını söz eden Güler, “O vakit onu öpmeye bile korktum. Sıhhatle hastaneden çıktığımızda doya doya öpüp kokladım. Down sendromlu çocuğun annesi olmak bize çok şey kazandırdı. İnci bende negatif olan her duyguyu götürdü. Hayatımın alt üst olduğunu düşündüğüm o günden sonra, altının üstünden daha hoş olduğunu öğretti” diye konuştu.
İnci Su ile birlikte farklı bir gaye ve misyon yüklendiğini vurgulayan Güler, “Şimdi gayem kendine yetecek bir çocuk yetiştirmek ve onun kromozom kardeşleri için elimden gelen her şeyi yapabilmek. En büyük hayalim kızımın kimseye muhtaç olmadan yaşayabilen bir birey olması” dedi.
HER ŞEY ‘NE KADAR GARİP GÖZLERİ VAR’ CÜMLESİYLE BAŞLADI
Bebek yapmaya karar vermesinin kıssasını “Her şey küçük bir çocuğun İnci Su’ya bakıp ‘Gözleri ne kadar garip’ demesiyle başladı” kelamlarıyla aktaran Süreyya İdeal Güler, “Bu kelamlar üzerine o gün kırılsam da düşündükçe hak verdim o küçük çocuğa. Zira alışık olmadığı bir durumdu bu. O küçük kızın meskeninde kusursuz bedeni, gülüşü, saçları ve gözleri olan oyuncak bebekleri vardı. O vakit bir bebek tasarlamaya ve yüzüne İnci Su’nun gülüşünü yansıtmaya karar verdim” diye konuştu.
BÜTÜN BEBEKLERDE İNCİ SU GÜLÜŞÜ VE GÖZLERİ VAR
İnci Su güldüğünde kısılarak kaybolan gözlerinin kendisine çok hoş göründüğünü belirten Güler, “Ellerimle İnci bebekleri yapıyor, en hoş kısık gözlerle en kocaman gülümsemesini o bebeklerin yüzlerine yerleştiriyorum” dedi. Yaptığı bebekleri etrafına armağan eden Güler, ’21 İnci bebek, 21 istekli lisan terapisti demek’ projesini başlattığını anlatarak, “21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü’nde 21 lisan terapistine ulaştım ve onlara birer tane İnci bebek göndererek karşılığında fiyatsız ve süresiz olarak 21 down sendromlu çocuğun lisan terapisini sağladım. Sadece farkında olmaktan öte bir şey yaptığım için vicdanım rahat. Akşamları yastığa başımı koyduğumda memnun uyuyor olmak, bana en büyük ödül” dedi.
‘İNCİ SU GÜLÜŞÜNÜN TÜM DÜNYAYA YAYILMASINI HAYAL EDİYORUM’
Anne Güler, her konutun bir köşesinden İnci bebek gülümsemesi yayılıncaya, ‘Ne kadar garip’ denilen down sendromlu çocukların gözleri olağan kabul edilene kadar İnci bebekler yapmaya devam edeceğini söyledi. Yaklaşık 20 santimlik bebeklerin gövdesinin strafor köpük, bacaklarının çöp şiş, saçlarının ve dış kaplamasının süngerden oluştuğunu belirten Güler, İnci bebeklerin elbiselerini ise tül ve kurdeleden yaptığını söyledi.
Her birinin yüzüne kızı İnci Su’nun gülüşü ve kısık gözlerini kalemle çizen Ülker, etrafındaki herkese yaptığı bebekleri armağan ettiğini vurguladı. Tasarladığı down sendromlu bebeklerin patentini aldıklarını da kelamlarına ekleyen anne Güler, “İlerleyen vakitlerde küçük bir atölye kurup bu bebeklerin üretimini artırmayı düşünüyoruz” dedi. Oyuncak bölümünde tüm bebeklerin kusursuz olduğunu belirten Süreyya Dava Güler, bu bebeklerle oynayan çocuklarda bu algının kırılması için down sendromlu bebeklerin yanı sıra tekerlekli sandalyedeki bebekler tasarlayacağını da söyledi. DHA