Antakya Medeniyetler Korosu, Kanal D’de yayınlanan Müzikler Bizi Söyler programına konuk oldu. Hatay’ın mozaik yapısını farklı ezgiler, ilahiler, halk ezgileri ile dünyaya anlatan koro, bu sefer müziklerini sarsıntıda hayatını kaybedenler için söyledi.
Magusa Limanı, İnsan İnsan, Sarı Gelin, Bülbül Kasidesi üzere birçok yapıtı çalan ve seslendiren koro bu sefer ağlattı. Yahudi, Hristiyan ve Müslüman vatandaşların kardeşlik içinde yaşadığı Hatay’da 2007 yılında yola çıkan koro, 200 kisilden 7 üyesini sarsıntıda kaybetti. Koro programdaki müziklerini hem zelzelede hayatını kaybedenler hem de Hatay için söyledi.
“ESKİSİ ÜZERE OLMAYACAK”
Koro kurucu şefi Yılmaz Özfırat, SÖZCÜ’ye özel açıklamalar yaptı. “Bizler hakikaten bu dünyada farklı yaşadığımızı ve farklı bakış açısına sahip olduğuna inandığımız bir kentte yaşıyorduk. Hatay, medeniyetler kentidir. Dünyanın birinci kilisesi Hatay’dadır. Dünyada birinci Hristiyan sözü burada söylenmiştir. Anadolu’nun birinci mescidi Hatay’dadır, Müslüman olmayan bir kişinin ismi mescide verilmiştir. Bu hoşlukları üst üste koyduğunuzda Hatay bu türlü hoş bir memleketken bu türlü bir sarsıntıyla taş üstünde taş kalmadığı için eskisi üzere olmayacak” diyen Özfırat, gayret vurgusu yaptı.
“HATAY BİZİM İCİN ÖMÜR BİÇİMİYDİ”
Özfırat sarsıntı sonrası Hatay için şu sözleri kullandı:
*Eskisinden daha yeterli olması için gayret edeceğiz. Hatay bizimdir için ömür biçimiydi. Tahminen de dünyada eşi gibisi olmayan bir yerdi. Uzun Çarşı’da Müslüman kardeşimiz mescide giderken dükkanını kapı komşusu bir Yahudi’ye teslim ediyordu.
*Bir Yahudi Şabat’a giderken dükkanını Hristiyan kardeşine verip gidiyordu. Hatay’da kimse kimseye nerelisin, hangi dindensin, hangi mezheptensin diye sormaz. Bizler bir kişinin hangi dine mensup olduğunu öldüğünde anlarız.
*Hepimiz tel bir Allah’ın kuluyuz, bunu da en hoş gösteren kent Hatay’dı. O yüzden benim için manasını hiçbir vakit kaybetmeyecek bir kenttir.
“DEPREMZEDELERE ACIMAYIN, ONLARA SAHİP ÇIKIN”
“Programda müziklerimizi koro üyeleri için, zelzelede hayatını kaybedenler için söyledik. Kıbrıslı öğrencilerimiz için söyledik.. Şunu daima tekrarladık, lütfen depremzedelere acımayın onlara sahip çıkın. Bizim en büyük muhtaçlığımız olan şey kıyı çıkılmaktır.”
HATAY’IN YİNE İNŞASI İÇİN ÇAĞRI
Açıklamasında Hatay’ın tekrar inşasına da değinen Özfırat, yöneticilere seslenerek, “Hatay’ı inşa ederken Budapeşte, Viyana, Prag üzere kültür ve gastronomi kenti olarak inşa etmemiz gerekiyor. Sarsıntıda yıkılan 5 -10 binayı özel fanuslar içine koyarak herkese zelzele gerçeğini anlatmak için ibreti alem olsun diye müdafaamız gerektiğini düşünüyorum. Hataylıların tekrar dönüşü için buradaki kaidelerin düzelmesi lazım. Bunun için mahallî idareler, hükümet herkesin bu taşın altına elini koyması gerektiğine inanıyorum. Yine inşanın dünyaya örnek olmasını istiyorum.” dedi.
ANTAKYA MEDENİYETLER KOROSU
Antakya Medeniyetler Korosu, 2007 yılında Hatay’ın Antakya ilçesinde kuruldu. Şefliğini Yılmaz Özfırat’ın yaptığı koronun üyeleri, üç semavi dine mensup ve birebir vakitte altı farklı mezhebe sahip şahıslardan oluşuyor. Koro kuruluşundan bir yıl sonra 2008 yılında “Antakya Medeniyetler Korosu Derneği” ismiyle dernek haline gelerek kurumsal bir kimliğe sahip oldu.
2008 yılından itibaren bu dernek yapısı altında faaliyetlerini gerçekleştiren koro, 2012 yılında Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi. Antakya Medeniyetler Korosu Derneği ise 2019 yılında Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülü’ne layık görüldü.