1 Marketten ya da pazardan tazecik eserleri alıp konutunuza getiriyor, buzdolabına koyuyor, birkaç gün sonra tazeliklerini kaybetmiş halde bulduğunuzda da “Ne oldu bunlara sanki?” diye düşünmeden edemiyorsunuz. Bu türlü durumlarda birden fazla vakit cürmü kendinizde aramanız gerekiyor. Zira aldıklarınızı gerçek şartlarda saklamıyorsunuz.
2 Örneğin sebzelerle meyveleri tıpkı çekmeceye ya da rafa yerleştiriyorsunuz. Lakin bu çok büyük bir yanlış. Zira birçok meyve etilen gazı üretiyor ve bu da sebzeler üzerinde olgunlaşma hormonu tesiri yaratarak tazeliklerini daha kısa müddette yitirmelerine neden oluyor.
3 Sebzelerin nefes almaya muhtaçlıkları var. O nedenle içine zerzevat koyduğunuz plastik torbalarda delikler açmak ya da zerzevatları file torbalarda saklamak gerekiyor. Hepsini dar bir alanda sıkışık bir biçimde saklamak da sebzelerin süratli bozulmasına yol açıyor.
4 Son olarak zerzevatları ve meyveleri yıkayıp saklamak çok büyük bir yanılgı. Uzmanlar bu eserleri yiyeceğiniz vakte kadar yıkamamanız gerektiğini vurguluyor. Zira nem bakteri üremesini hızlandırıyor. Pekala saklarken en fazla kusur yapılan eserler neler? İşte cevabı…
5 Salatalık: Salatalıklar soğuktan nefret ederler. 10 derecenin altındaki sıcaklıklarda süratle bozulmaya başlarlar. Şayet salatalıkları buzdolabına koymanız gerekiyorsa bu mühletin üç günü geçmemesine çalışın. Salatalık da etilen gazına hassas bir zerzevat; o nedenle muzlardan, kavunlardan ve domateslerden uzak kalmalarını sağlayın.
6 Soğan: Pak bir bayan çorabı bulun. Soğanları çorabın bacaklarına tane tane doldurun. Her bir soğanın ortasına düğümler atın ve oda sıcaklığında bir yere asın. Şayet bundan hoşlanmıyorsanız tezgahın üzerinde ağzı açık bir kaba da koyabilirsiniz. Lakin ne yaparsanız yapın soğanlarınızı patateslerden uzak tutun ve buzdolabına koymayın. Nem ve soğuk hava soğanların yumuşamasına neden olur. Karanlık bir yerde saklamak da soğanın acılaşmasını önler.
7 Brüksel lahanası: Brüksel lahanası tanelerini kolundan koparmadan saklarsanız daha uzun müddet dayanırlar. Hatta mümkünse bu kısmı buya batırın ve lahanaları üzerinden yalnızca muhtaçlık duyduğunuz vakitlerde koparın. Şayet kısmından kopmuş vaziyette aldıysanız o vakit yıkayıp kesmeden ağzı açık bir kilitli poşete yerleştirin ve zerzevat çekmecesine koyun. Pişirmeden evvel dış yaprakları ayıklayın. Unutmayın Brüksel lahanası bekledikçe lezzeti ağırlaşır.
8 Muz: Muzları hevenk halinde değil de tek tek sakladığınızda ömürlerini uzatmak için bir adım atmış oluyorsunuz. Lakin burada kıymetli olan her bir muzun kökünü streç sinemayla sarmak. Böylelikle etilen gazı çıkışını önleyip olgunlaşmayı yavaşlatabilirsiniz. Muzunuz gereğince olgunlaşınca buzdolabına kaldırabilirsiniz. Soğuk hava daha fazla olgunlaşmayı önleyecektir.
9 Elma: Elma oda sıcaklığında saklanabilir lakin ömrü uzun olsun istiyorsanız buzdolabında sebzelik çekmecesini kullanmalısınız. Bu sayede elmanın olgunlaşma müddetini uzatabilir ve elmalarınızı birkaç hafta boyunca lezzet ve afiyetle yiyebilirsiniz.
10 Patates: Patateslerinizi karanlık ve serin bir yerde saklayın ancak buzdolabına koymayın. Soğuk ve nemli ortamlarda patatesin içindeki nişasta şekere dönüşür. Bu da lezzetini ve yapısını tesirler. Patateslerinizi kağıt torbalar içinde kiler üzere serince bir yerde saklayabilirsiniz. Etilen gazı salgılayan soğan ya da elma üzere meyvelerle patatesleri yan yana getirmek ise filizlenmeye neden olur.
11 Çiğ makarna: Makarnayı genelde daima plastik ya da karton ambalajında saklıyoruz. Lakin bu çok da gerçek bir yol değil. Bunun yerine makarnayı tazeyken paketten çıkarıp hava almayan ağzı kapaklı bir cam kavanoza koymalısınız. Böylelikle makarnanızın nemlenmesini ve bayatlamasını önlemiş olursunuz.
12 Peynir: Sert peynirleri, marketten aldığınız vakumlu ambalajdan yiyene kadar çıkarmayın ve mümkünse buzdolabınızın peynir çekmecesinde saklayın. Bu durumda peyniriniz 6 aya kadar dayanabilir. (Bu müddet dondurucuda 8 aya kadar uzatılabilir fakat peynir dondurulup çözülünce dokusunu kaybedip ufalanmaya başlar.) Ambalajını açtığınız vakit ise folyoya, yağlı kağıda ya da streç sinemaya sarın ve gecikmeden tekrar buzdolabına koyun.
13 Domates: Domatesin çeşidi, kabuğunun inceliği üzere faktörler saklanma şartlarını değiştirebiliyor lakin genellemek gerekirse, olgun domatesleri birkaç gün buzdolabında tutmak lezzetlerinin bozulmasına neden olmadığı üzere raf ömürlerini de uzatıyor. Şayet domates aldığınız vakit gereğince olgun değilse, olgunlaşana kadar tezgahın üzerinde bekletin. Akabinde bir tabağın içine kök kısımları alta gelecek formda yerleştirin ve bu vaziyette buzdolabına koyun. Kökünün altta kalması bu bölgenin nemlenmesini geciktirip çürümesini önlüyor. Doğranmış domatesleri ise hava almayan kapalı bir kapta saklamak en güzeli. Böylelikle ortamdaki öbür kokuları çekmiyorlar. Domatesleri servis etmeden evvel oda sıcaklığına gelmelerini beklemek de hakikat bir hareket.
14 Ekmek: Her vakit ekmeği buzdolabında saklamanın uzun taze kalmasına yardımcı olacağını düşünürüz fakat yanlış! Ekmeğinizi buzdolabına koymayın. Buzdolabına konan ekmek daha süratli bayatlar. Kısa müddette tüketecekseniz serin bir köşede saklayın, uzun müddet dayanmasını istiyorsanız da dilimleyip dondurucuya atın. Dondurucudan çıkardıktan sonra tost makinesinde ya da tavada ısıtıp tazelenmesini sağlayabilirsiniz.
15 Taze et: Marketten aldığınız et vakumlu kaplarda satılıyorsa kabından çıkarmayın ve paketin üzerindeki saklama şartlarını uygulayın. Ambalajını değiştirmek etin üzerinde bakteri üremesine neden olabilir. Şayet etinizi yağlı kağıda sarılmış halde aldıysanız suyunun akmaması için altına bir tabak koymayı ihmal etmeyin.
16 Havuç: Öncelikle yeşil saplarını kesin. Bu kısımlar nemi çeker ve havuçların çabucak yumuşamasına neden olur. Doruğu kesilmiş lakin soyulmamış havuçlar, kilitli bir buzdolabı poşeti içinde buzdolabının zerzevat gözünde iki hafta kadar dayanabilir. Küçük modüllere bölünmüş havuçları ise ağzı sıkıca kapatılmış su dolu bir kapta saklarsanız daha uzun müddet dayanırlar. Suyu sık sık değiştirmeyi ise unutmayın.
17 Marul: Yapısı çok sulu olan marul, çok kolay bozulabilir. Bunu önlemek için marullarınızı naylon poşetlerde saklamaktan kaçının. Marulun hava alabilen delikli bir torbada saklanması gerekir. Bir öbür yol da marullarınızı yeterlice yıkayıp bir kase içinde buzdolabına yerleştirmektir. Büsbütün kuru haldeki marullarınızı kese kağıdında da saklayabilirsiniz. Hülasa markette marulların üzerine daima su püskürtülmesine kanmayın, kuru ortam marulunuzun ömrünü uzatır.
18 Kereviz sapı: Kereviz sapının tazeliğini müdafaası için alüminyum folyoya sıkıca sarılarak saklanması gerekiyor. Böylelikle ürettiği etilen gazının çıkışına mahzur olmak mümkün. Her kullanımdan sonra paketi tekrar yeterlice kapatmayı unutmayın. Ayıklanmış kereviz saplarını ise havuçta olduğu üzere suya gömüp saklamalısınız.
19 Kuşkonmaz: Kuşkonmaz için farklı saklama prosedürleri kelam konusu lakin en uygunu kökünden 1 santimetre kadarını kesip sapları az ölçüde suya bir buket üzere dikmek, üzerini de gevşek bir naylon torbayla kapatmak. Bu vaziyette buzdolabına konan kuşkonmaz dört gün kadar taze kalabiliyor. Lakin tüketmeden evvel kökleri yine biraz kesmenizde yarar var.
20 Un: Unu çoğumuz marketten aldığımız ambalajda saklıyoruz. Lakin hiç açılmamış bile olsa bu paketler hava aldığından unun ömrünü kısaltıyor. Bunun yerine ununuzu hava almayan kapaklı cami metal ya da plastik bir kavanozda saklamalısınız. Bilhassa kepekli unlar daha süratli bayatlar. Bu nedenle kepekli unlarınızı kavanozla buzdolabına da kaldırabilirsiniz.
21 Sarımsak: Sarımsağı hava sirkülasyonunu sağlamak için ağzı açık bir kapta oda sıcaklığında saklamalısınız. Çabucak kullanmayacaksanız sarımsağın dişlerini baştan ayırıp kabuğun dışında bırakmayın. Soğanla birlikte saklamanızda ise bir sakınca yoktur.