İstanbul Atatürk Kültür Merkezinde 6 Şubat tarihinde yapılması planlanan ve zelzele nedeniyle ertelenen Garbis Zakaryan’ın Altın Kalpli Eldiven Garbis Zakaryan isimli belgesel sinemasının galası dün akşam yapıldı.
Film galasına, Beyoğlu Belediye Lideri Haydar Ali Yıldız, Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyanın yanı sıra birçok ünlü isim katılırken, Garbis Zakaryan’ın boks karşılaşmalarından kazandığı kupalar, madalyaları ve bir çok mükafatı sergilendi.
Film gösterimi başlamadan evvel, Beyoğlu Belediye Lideri ve Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan, Garbis Zakaryan hakkında konuşmalar yaptı. Sinema Garbis Zakaryan hakkında bilgileri anlatırken, sinemanın sonunda izleyiciler uzun müddet alkışladılar.
BABAMA BİR KERE DAHA HAYRAN OLDUM
Garbis Zakaryanın oğlu Kaspar Zakaryan, “Herhalde bir çocuk için olabilecek en gururlu gün bugün olabilir. Bunu yaşayabilmek, görebilmek, değerliydi, keşke kendi de görseydi. Tahminen de görüyordur ya da hissediyordur” dedi.
Oğlu Kaspar Zakaryan
Zakaryan şunları kaydetti:
“Çok hoş bir his, en kıymetlisi unutulmamak ve vefa göstermek, aslında onu gelecek kuşaklara yaptığı işlerle anlatabilmek. Bence o kısmı çok kıymetli. Yani zorluklar içinde yetişmiş bir kişi.
Sonuçta Orta Doğu boks şampiyonu olmuş. Birinci sefer Türkiye’de ulusal olmuş ancak bakarsanız bir sürü bu türlü insan var. Lakin bu 1940’lı yıllarda yapılmış olması ve kendi yetiştiği ortamdan oraya gelebilmesi, insanlığın daima koruyabilmiş olması, çok daha özelleştiriyor.
Gerçekten bu kalabalığın çok büyük kısmı, tanıyor, seviyor, kişiliğine hürmet duyuyor. Sahiden kimseyi incitmeyen, yaptığı sporla irtibat olmayacak kadar âlâ bir insandı. Herkesin işine koşan, kimseden bir şey beklemeyen, çok dürüst çok namuslu, çok düzgün bir insandı.
Şimdi bu türlü görünce babama, bir defa daha hayran oldum. Benim boksla hiç ilgim olmadı. Babamdan ötürü tabi ki öğrendik. Babam meskende çok öğretirdi lakin bizim boksla ilgilenmemizi hiç istemedi. Ağabeyimle ve ben de boksla ilgili değildik. Ben su topu oynadım. Yüzme antrenörlüğü yaptım. Abim tekvandoda siyah jenerasyon ve devam ediyor. Boks hiçbirimiz yapmadık.”
Yönetmen Harutyun Arto Davulciyan
TÜRK BAYRAĞINA SARILI BİR FORMDA SON SEYAHATİNE UĞURLANMAK İSTİYORDU
Garbis Zakaryanın Altın Kalpli Eldiven Garbis Zakaryan isimli belgesel sinemasının direktörü Harutyun Arto Davulciyan, Sinema bizim için çok kıymetli. Zakaryan bizim için çok pahalı bir insan. Yani biz Zakaryan üzere çok kıymetli bir atletin hayatını kayıt altına almak ve bunu gelecek kuşaklara taşımak bizim için çok değerliydi. Bu süreçte onun hayatına ortak olduk. Ondan çok hoş öykü dinledik. Kendi ağzından da öyküler dinledik. Bu süreçte onu son seyahatine da uğurladık ve onun vasiyetini de gerçekleştirmiş olduk. O ulusal atlet üzere Türk bayrağına sarılı bir formda son seyahatine uğurlanmak istiyordu. Buna da şahit olduk ve bu hoş hislerin birleşimiyle, bize nazaran hoş bir kıssa oldu. Beni en çok zorlayan aslında hayat kuralları oldu diyebiliriz. Zira bu sinema sürecinde çok fazla bizden bağımsız zorlukla karşı karşıya kaldık. Pandemiyle başlayan ve ülkemizi sarsan sarsıntı felaketiyle devam eden süreçti. Şuan memnunuz, gülüyoruz ancak çok acı günler geçirdik. Çok zorluklar yaşadık bilhassa Garbis Zakaryan’ın hayatına dokunmuş isimler yaş ortalaması olarak bizlerden çok daha büyük isimlerdi. Onları meskenlerinden o inançlı alanlarından çıkartıp kamera karşısına geçirmek, onlarla sohbet edebilmek bizler için de birebir vakitte bu güçlü süreçte büyük talih oldu dedi.
Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan
TÜRKİYELİ ERMENİLER OLARAK ELBETTE Kİ ONURLANIYORUZ
Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan, “Türkiyede yaşayan Ermeniler olarak Garbis Zakaryanın muvaffakiyetleri bizi onurlandırıyor” dedi. Maşalyan, Elbette ki biz çok mutluyuz. Garbis Zakaryan bu ülkenin yetiştirdiği seçkin atletlerden birisidir. Birinci ulusal boksördür. Hasebiyle onun hem spor mesleği, hem insanlığı, günümüz atletlerine örnek teşkil etmektedir. Birebir vakitte biz Türkiyeli Ermeniler olarak elbette ki onurlanıyoruz. İçimizden bu türlü bir kıymetin çıkması, bu ülkeye mâl olması ve bu ülkenin spor topluluğunun sahip çıkması, elbette ki bizi çok onurlandırıyor. Evet, kendisiyle tanıştım. Elbette çok samimi, yakın bağım olmadı. Jenerasyonlar farkı münasebetiyle ancak herkes üzere kendisi birinci tanıştığım anda bile olumlu bir izlenim bırakan, müspet gücü olan birisiydi diye konuştu.
Luys Medya İdare Şurası Lideri Aram Kuran, Garbis Zakaryanın oğlu Kaspar Zakaryandan kupa alırken, bu kupanın kendisi için çok değerli olduğunu söyledi. Kuran, 10 yıl evvel hazırladığımız bir kitapla yola çıktık. Garbis Zakaryan beyefendi, bütün sporculuk hayatını anlatırken, biz istedik ki onun hiç bilinmeyen lakin toplum tarafından sevilen bir istikameti olan, altın üzere bir kalbini ortaya koymaktı. Bu mevzuda bir çalışma içerisine girdik. Bir belgesel yapmak bize nasip olduğu için çok memnunum. Ve sonunda da sonunda da çok sürpriz oldu. Garbis abinin kupası artık benim müzemde. Bu bana çok büyük bir hayat ikramı oldu. Zira biliyorum bu kupa çok büyük bir emekle alınmıştı. Oğlu sağ olsun bu akşam bana takdim etti dedi.(DHA)