ÇYDD Derneği Eskişehir Şube Lideri Sevgi Akmen, zelzele bölgesinden pek çok çocuk hakkında kayıp ihbarı olduğunu belirterek, çocukların akıbetini sordu.
“1000’E YAKIN ÇOCUK KAYIP OLDUĞU SÖYLENİYOR”
ÇYDD Eskişehir Şubesi üyeleri, Eskişehir Odunpazarı ilçesi Hamamyolu Caddesi’nde basın açıklaması yaparak, yaşanan 6 Şubat sarsıntılarında kaybolduğu belirtilen çocukların nerede olduğunu sordu.
Basın açıklamasına katılan ÇYDD üyeleri ellerinde ‘Çocuklar kaybolmasın’, ‘Çocuklar özeldir, dokunmayın’, ‘Biz kaybolduk bizi bulun’, ‘Çocuklarımız nerede?’, ‘Sesimizi duyan yok mu?’ yazılı dövizlerle kayıp çocukların nerede olduğu sorusuna cevap aradı.
ÇYDD Eskişehir Şubesi Lideri Sevgi Akmen, sarsıntının yarattığı derin ıstırabın akabinde sarsıntıda kaybolan çocuklar nedeniyle de ne yazık ki bir kere daha yıkıldıklarını söyledi.
Akmen, “Depremin birinci günlerinden itibaren alanda çalışanlar, arama kurtarma grupları tarafından sağ kurtarılan, sonrasında nerede oldukları anlaşılamayan depremzede çocuk sayısının 1000’e yaklaştığını söylüyor. Üzülerek gözlemliyoruz ki, zelzeleden bu yana geçen 43 günlük müddette böylesine değerli bir mevzunun üzerinde duran STK’ların ve muhalefet partilerinin ağır uğraşlarına rağmen kamu idaresi tarafından önemli bir yaklaşım sergilenmedi” dedi.
“KURTARILAMAYAN VE KİMLİĞİ TESPİT EDİLEMEYEN ÇOCUKLAR NEREDE?”
Bu süreçte ne yazık ki çocukların kaçırılma ve istismara uğrama riskine karşı devlet tarafından kâfi tedbir alınmadığına şahit olduklarını tabir eden Lider Akmen, şunları söyledi:
“Sağ çıkarıldığı halde resmi kurumlara bildirilmeyen yahut kayıtlara geçirilmeyen çocuklarla ilgili çok sayıda sav olmasına ve kabahat duyuruları yapılmasına rağmen bugüne dek ilgililer tarafından halkımızı ikna edecek açıklamalar yapılmadı. Buradan Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanına soruyoruz; Kurtarılan ve kimliği tespit edilemeyen çocuklar nerede?
Aradan geçen vakte rağmen şimdi kimliği belirlenememiş olan çocuklarla ilgili kurumunuz tarafından neler yapılacak? Aileleri vefat etmiş olan çocukların hepsi devlet müdafaası altına alındı mı? Başka çok değerli bir bahis ise arama kurtarma grupları tarafından sağ kurtarılan çocukların aileleri yahut ilgili kurumlar dışındaki bireylere, tarikat ve cemaatlere teslim edildiğine’ dair ihbarlara da bugüne dek açıklık getirilmedi”
“ÇOCUKLAR TARİKATLARA NASIL VERİLDİ?”
“Üzülerek tabir ediyoruz ki, içinde bulunduğumuz çağda asla yeri olmayan ve kapatılması gereken ‘tarikat ve cemaat yapılarının çocuklarla birlikte anılması’ geleceğimiz için çok büyük bir tehdit oluşturmaktadır” diyen Lider Akmen, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanının ‘Refakatsiz hiçbir çocuğu derneğe, vakfa teslim etmemiz kelam konusu değil’ tabirlerini hatırlatarak, annelerinden koparılarak Gaziantep’ten Sakarya’ya getirilen 9 yetim çocuğun bir tarikatın Kuran Kursuna yatılı olarak yerleştirildiğinin ortaya çıktığını söyledi.
ÇYDD Şube Lideri Sevgi Akmen, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’a şu soruları yöneltti:
“Ailesine yahut devletin ilgili kurumlarına teslim edilmesi gereken çocuklar tarikatlara nasıl verilebildi?
Depremzede çocuklarla ilgili çocuğun temel haklarını yok sayarak vazifesini berbata kullanan sorumlular hakkında rastgele bir süreç yapıldı mı? Biliyoruz ki, depremzede çocukların tarikata verilmesi ile ilgili açılan soruşturma kapatıldı ve elbette ki tüm sorular havada kaldı.”
“TATMİN EDİCİ AÇIKLAMA BEKLİYORUZ”
Devletin, ülkede yaşayan bütün çocukların güvenliğinden sorumlu olduğunu ve bu misyonunu hiçbir kişi ya da kuruma da devredemeyeceğini vurgulayan Lider Akmen, “Devlet, kurtarma takımları tarafından sağ kurtarılan çocukların fiziki ve ruhsal sıhhatlerinin korunması için tüm tedbirleri almak zorundadır. Depremzede çocuklarımızın sağlıklı şartlarda bakımını ve velayetlerini üstlenecek yakınları yoksa bu çocuklarımız yalnız devlet muhafazasında olmalıdır. Tüm ilgilileri uyarıyoruz ve tek bir çocuğumuzun bile kaybolmadığına dair tatmin edici açıklamalar bekliyoruz. Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığından kelam konusu tezlere ait mevzuların üstünü kapatmak yerine kamuoyunu tatmin edecek açıklama yapmasını bekliyoruz. İyi bilinmelidir ki, hiçbir çocuğun istismarına ve ülkemizin geleceğinin karartılmasına müsaade vermeyeceğiz” halinde konuştu.