Vatandaşlar bu sene Ramazanı daha çok fakirleşerek karşıladı. İftar ve sahur sofraları eski rahmetini yitirdi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 2018 seçimlerinde yüzde 74,9 oy aldığı Konya’da alışverişe çıkan vatandaşlara mikrofon uzattık.
BİRİNİN ‘DUR’ DEMESİ LAZIM
“Ramazan hazırlığınızı yapabildiniz mi? Ekonomik krizin sorumlusu sizce dış güçler mi, iktidarın iktisat siyaseti mı?” diye sorduk.
İSMAİL AYDİLEK: “Fiyatlar çok yüksek. Elimizi saldığımız 20 lira. 20 liradan aşağı domates, patates yok. Ben emekliyim, Cumhurbaşkanımız emekliye 7 bin 500 lira verdi fakat artık hiçbir bedeli yok ki, 2 kilo et parası… Etin kilosu 300 lira olmuş. Artık biz vatandaş olarak ne yapacağız? Biz artırım istemiyoruz, fiyatlar aşağı çekilsin. Bu artırımların dış güçlerle falan alakası yok. Birinin buna ‘dur’ demesi lazım. Ben Cumhurbaşkanımızı seviyorum ancak 20 yıldır devam ediyor. 20 yıl sonunda geldik duvara dayandık.”
ONLAR PAŞA ÜZERE YAŞIYOR, BİZ SÜRÜNÜYORUZ
Torunları için endişelenen bir teyze ise şöyle konuştu: “Her şey ateş kıymeti. Ramazan geldi 2’ye katlanmış her şey. Esasen aldığımız 3 kuruş emekli parası. Paşa üzere yaşıyorlar, biz de burada sürünüyoruz. Türkiye’de her şey dış güçler. Zelzele olur dış güçler, pahalılık olur dış güçler, her şeyi dış güçlere bağla… Buradakilerin hiç kabahati yok, sütten çıkmış ak kaşık hepsi. Gençlere, çocuklarıma, torunlarıma acıyorum. Ben geldim gidiyorum ancak benim torunlarım, çocuklarım, üniversite mezunları boşta geziyor. Yazık günah… Üretim yok, fabrikalar gitti ne olacak? Her şeyde dışarıya göbeğimizden bağlıyız. Ukrayna savaşta fakat bize birçok şey satıyor. Bizim toprağımızda ne eksen biter lakin bizde yok. Zira çiftçiye takviye yok, esnafa dayanak yok. Halimiz kötü…”
DIŞ GÜÇLER PAZAR FİYATLARINA NASIL MÜDAHALE EDER?
ŞABAN ÇETİN: Deminden beri 10 yere salatalık sordum, alamadım. Eski Ramazanlar üzere gönlümüzce alışveriş yapamayacağız. Bu fiyat artışlarına işgüzarlık, iş bilmezlik, beceriksizlik üzere ne sayarsanız sayın lakin mutlaka dış güçler değil. Gelip de bu pazara müdahale edecek halleri yok herhâlde.
CUMHUR YAZAN: Bunun dış güçlerle alakası yok. Maaşa 10 lira artırım geliyorsa başkalarına 20 lira geliyor. Yetmiyor… Bugün haberlerde Erdoğan’ın 5 bin 500 lira olan maaşı 7 bin 500 liraya yükselttiğini okudum. Neye yetecek? Hani derler ya, ‘balık boştan kokar’ diye, benim 9 bin lira maaşım var, yetmiyor.
HAYRİYE ERTAŞ: Fiyatlar çok değerli. Bizim üzere bir BAĞ-KUR emeklisi için çok makus. Bu pahalılığın dış güçlerle hiç alakası yok. Benim oğlum Amerika’da orada bu kadar pahalılık yok.
BATMIŞ BALIK YAN GİDİYOR NE OLACAK?
İSMINI VERMEK ISTEMEYEN VATANDAŞ: Bir an evvel fiyat düzenlemesi yapılırsa beşerler Ramazan ayında gönlünce yiyip içebilirler. Marketlerde fahiş bir fiyat artışı var. En büyük Türk Liramız olan 200 TL ile şu an 1 kilo kaşar peyniri dahi alamıyoruz. Trajikomik bir durum, bu artık kelamın bittiği bir yer. Bir an evvel bu fiyat artışlarına bir ‘dur’ denilmesi gerekiyor. ‘Fiyatlar çok âlâ, yiyip içebiliyoruz’ diyenlere inanmıyorum. Bizler vekillerimizi ve başa gelen insanları seçtik. Ülkenin iktisadı, bütçe idaresi kendilerine emanet. Biz kendilerinin bize uygun gördükleri bütçeyle geçinmeye çalışıyoruz yalnızca. Dolasıyla ben bunun dış güçlere bağlanmasının küçük bir mazeret olduğunu düşünüyorum.
FATMA İSLAMBAY: Ramazan’da gönlüme nazaran alışveriş yapamıyorum, fiyatlar kıymetli. Eski Ramazanlar üzere bolluk rahmet yok.
İSMİNİ VERMEK ISTEMEYEN VATANDAŞ: 3 kuruş para verdiler, kiraya mı verelim, elektriğe mi verelim. Yalnızca besin olarak değil, her tarafta bir artış var. Kiracıysa mesken sahibi dört gözle artışın ne vakit yapılacağını bekliyor. Elektrik o denli, doğalgaz öyle… Batmış balık yan gidiyor. İnşallah düzelir.
PAZAR ESNAFI: Fiyatlar öteki günlere göre çok uygun. Domatesi biz 20-25 liraya satıyorduk artık 15 liraya satamıyoruz. Fiyatlar pek uygun lakin pazarlarda bir zayıflık var. 25 lirayken alıyorlardı artık 15 liraya alan yok, burada biraz tuhaflık var. Fiyat artışlarında hava kaideleri ile ihracat tesirli.